Hemen hemen bütün büyük firmalarla bisiklet taşıdım. Bir kere bile bisikleti almamazlık konusunda tartışma olmadı. Mırın kırın eden oldu tabii. Ama her zaman sorunları önceden aldığım birkaç akılcı önlem ile kolayca çözdüm ve bisikletim ile seyahat ettim. Küçük firmalarda da herhangi bir sorun yaşamadım. Aşağıda size vereceğim tüyoları kullanırsanız siz de herhangi bir sorun yaşamazsınız.
Öncelikle muavin çocukları anlayın, onları anlamak için de empati yapın. Bu muavin çocukların çoğu üç kuruş paraya cep harçlığı çıkarmaya çalışan üniversite öğrencilerinden oluşuyor. Hemen hemen hepsi 3 saat uyku ile tekrar 15 saatlik yollara çıkıyorlar. Ne kadar çok sefer yaparlarsa sefer başına aldıkları para da artıyor. Otobüs taşımacılığında emek sömürüsü had safhada. Bütün muavinler gece sürüşlerinde yolcuların tamamı uyuduktan sonra ön koltukta birkaç saat uyuyabiliyor. Ona da şoför izin verirse tabii. İzin vermezse o uyku da yatar. O kafayla otobüse muavinlik yapan çocuklar doğal olarak sizi bisikletle görünce delleniyor. Ben olsam ben de dellenirim. İki saat uyku ile ertesi gün tekrar 15 saatlik yola gidecek olsam dellenirim tabii. Biraz empati yapalım ki karşımızdaki insanları da anlayalım.
Şehirlerarası otobüste bagaja bisiklet atmanın ve bagajda bisikletin güvenliğini sağlamanın yolu muavin ile iyi bir iletişim kurmaktan geçer. Öncelikle muavini kafalamalısınız. Bu konuda tüyo veremem. Her insan evladının huyu suyu farklı, eşref saati farklı. O sizin insanlarla iletişim kurma becerilenize kalmış bir şey artık. Ne diyeyim? Muavin ile iyi bir iletişim kurarsanız valizlerin bisikletinizin üzerine atılmaz, bisikletiniz yerleştirilirken sağa sola atılmaz vs.
Peki nasıl sorun yaşamazsınız? Bu konudaki tüyolarımız nelerdir? Kısaca gerekçeleri ile birlikte şöyle özetleyebiliriz.
1. Transit araçlar yerine ilk kalkışı (ana kalkış) sizin bineceğiniz otogardan yapan araçları tercih edin. Transit araçlar daha önceki duraklarında bagajlarını doldurarak sizin bineceğiniz otogara gelirler. Orada biraz bagaj boşalır tabii; ama tamamı boşalmaz. Siz kalan boşluğa bisikletinizi koymak zorunda kalırsınız. Muavin arkadaş da sizin bisikleti o kadar bagaj arasında bir yere koyabilmek için valizlerin bir kısmını çıkarıp tekrar yerine koymak zorunda kalır. Bu yüzden de birazcık sinirlenir. Normaldir. Benim gibi bu durumla karşılaşmak istemeyenlerdenseniz internetten bileti alırken otobüsün güzergah bilgilerini kontrol ediniz. Ana kalkışını sizin otogarınızdan yapan otobüsten biletinizi alınız. Tabii bununla iş bitmez. Olayın bir de ikinci aşaması var.
2. Aracın kalkış saatinden yarım saat önce peronda olun. Çünkü ilk kalkış yeri (ana kalkış) sizin otogar olan otobüs, hareket saatinden yarım saat önce perondaki yerini alır. Bizim milletimiz ekseriyetle otobüse son dakikada binen tiplerden oluştuğu için bu durum size diğer yolcular gelmeden bisikletinizi bagaja yerleştirebilmeniz için 15 dakika sağlar. Ön teker sökülmüş bir biçimde otobüsü bekleyin. Böylece otobüs geldikten sonra tekeri sökmek için vakit kaybetmezsiniz. Tabii ki en makbul olanı bisiklet taşıma çantasına yerleştirilmiş bir bisiklettir; fakat herkeste böyle bir imkân yok doğal olarak. Ön tekeri sökülünce de bisiklet bagaja sığıyor.
3. Bagajlar alınırken ilk sırada siz olun. İlk sizin bisiklet bagaja yerleşsin. Geç kalırsanız diğer yolcuların valizleri bagajı doldurur ve sizin bisikletinize yer kalmaz. Muavin sizin bisikletinizi bagaja yerleştirmek için valizlerin bir kısmını indirip tekrar yerleştirmek zorunda kalır ve bu sürecin sonunda aynı işi iki defa yapmak zorunda kalan beyin sahibi her insan gibi birazcık dellenir. Bu durumu öncelikle çalışan emekçi insanlara sonra da kendinize yaşatmak istemiyorsanız otobüsün kalkış saatinden yarım saat önce peronda olun ve bagaja ilk yerleştirilen nesne sizin bisikletiniz olsun.
4. Bisikleti bagaja siz yerleştirin. En az yer kaplayacağı yere siz koyun. Kendi elinizle koyarsanız bisikletiniz daha az darbe alarak bagaja yerleşir. Ayrıca kendi işinizi kendiniz görerek muavine ek bir iş yaptırmadığınız için muavin de dellenmez. Bir taşla iki kuş! Herkes memnun olur. Yolda inecekseniz bisikletinizi sağ taraftaki bagaja, son durakta inecekseniz sol taraftaki bagaja yerleştirin. Ara durakların birinde inecekseniz muavine kibarca otobüsün o otogara girip girmeyeceğini sorun. Otogara girecekse sol taraftaki bagaja yerleştirebilirsiniz.
5. İneceğiniz zaman bisikletinizi bagajdan siz indirin. İlk yerleşen bagaj sizinki olduğu için son çıkarılacak bagaj da sizin bisikletiniz olacaktır. Yorgun argın son bagajı da indirmeye çalışan muavine "Hele dur gardaş, sen çok yoruldun, onu da ben indireyim!" diyerek bisikletinize el attınız mı işlem tamamdır. O muavin arkadaş sizden sonra bagaja bisiklet atacak birine dellenmez, hem de "Vay arkadaş, bu bisikletçi elemanlar ne kadar da anlayışlı!" der ve bisikleti yaşama bir kişi daha kazanırız. Bakınız bunlar hep bisiklet propaganda araçları!
Bunları yaparsanız şehirlerarası otobüslere bisikletinizi atarken hiçbir sorun çıkmaz. Şoförler de muavinler de sorun çıkarmaz. Benim pratiğim böyle. Umarım işinize yarar.
Zaten bildiğimiz iki cümle bilgi için 10 paragraf okudum. Özet: erken gidip bisikletinizi kendiniz söküp yerleştirip, çıkarın.
YanıtlaSilOkuma özürlü bir toplumun yararlanması gayesiyle oturup da bu yazıları kaleme alma aptallığını göze aldığım için beni suçlamalıydın. Yanlış yerden vurdun canım benim.
SilTeşekkürler bilgilendirme için..Yazmaya devam edin,okuyan birileri var.İnanın.
SilÇok teşekkür ederim. Birkaç güzel insan için yazdığımın farkındayım. İyi ki varsınız. 😊
SilÇok bilgilendirici olmuş . Özellikle ilk uzun turunu planlayan ve başlangıç noktasına otobüsle bisikletini yanına alacaklar için . Teşekkür ediyorum.
YanıtlaSilBen teşekkür ederim.Umarım faydalı olmuştur. 😀
Sil